28 Aralık 2011 Çarşamba

AŞK AYETLERİ



Aşk ayetleri… Tabiri caizse İslamî içerikli romantik bir film… Bir Endonezya filmi… Fakat ihtiva ettiği konu ve izlediği yol itibariyle evrenselleşmiş bir film. Film zahirinde İslam’da evlilik konusunu işlemiş lakin görünürde olmayan ama izleyenlerin fark edeceği şekilde İslam’ın kadına verdiği önemden bahsetmiştir. Bunun yanı sıra İslam’ın akidelerinin ve şeriatının aslında yaşadığımız dünyada uygulanabilirliğinden bahsetmektedir. Bu anlamda özellikle dinimizin kurallarının birer ütopya olduğunu bunun yanı sıra bu devirde uygulanamayacağını iddia edenlere, düşünenlere ve söyleyenlere karşı birer cevap niteliğinde, bir film. Sizlere bu yazımda filmden kısaca bahsedip,  filmin içeriğindeki bir o kadar çok olan mesajlar üzerinde yoğunlaşmak istiyorum.
Film, Endonezyalı bir gencin dünyaca ünlü Mısır’daki El Ezher Üniversitesinde okurken başından geçen evlilik ve bu evlilik üzerinden yaşadığı olaylardan bahsediyor. Fahri adındaki bu genç, o kadar saf,  temiz, yardımsever ve dürüst ki hiç kimse hakkında suizan beslemeyen, İslam’ı ailesinden aldığı terbiyeyle hayatına uygulamaya çalışan birisi. Bu nedenle çevresindeki karşı cinslerin ilgisini çekmektedir.  Bunlardan birisi; komşusu Hıristiyan genç bir kız Maria, diğeri okuldan arkadaşı ve hocasının yeğeni Nurul ve üvey babası tarafından dövülen Noura… Üvey babasının Noura’ya zulmünü gören Fahri, Maria’dan rica ederek onu evinde en azından sabaha kadar misafir etmesini ister. Bu iyi niyetliliği ve yardımseverliği, Fahri’yi ummadığı bir şekilde darağacına götürecektir. Ve Hz Yusuf gibi Allah’a güvenip dayanmak ona da yetecektir. 
Ailesinin evlilik baskısı ve devamlı gelen mektuplara karşı bir ruh arkadaşını bulup evlenir Fahri. Bu evlilik tabiî ki bağlısı olduğu Hocasının telkinleriyle kendisine layık görülen zengin bir kız olan Ayşe ile olur. Fahri’nin evlendiğini duyan Maria, Nurul ve diğerleri Fahri ile diyaloglarını keserler fakat aşkları o kadar büyüktür ki bir türlü bastıramazlar.
Bir gece evine doğru giden Maria, araba kazasıyla komaya girer. Aslında kaza kasten yapılmıştır. Bu arada Fahri Noura’ya tecavüz gerekçesiyle tutuklanır ve idamla yargılanır. Evet,  o gecede olan olaylar dolayısıyladır bu. Ve o gecenin bir tek şahidi vardır, o da Maria’dır. Onu da araba kazasıyla işini bitirmeye çalışmışlardır ve o şuan komadadır. Maria bir türlü komadan çıkamaz. Onu, yalnızca Fahri bu durumundan kurtarmaya vesile olacaktır. Karısı Ayşe’nin müsaadesiyle Fahri’nin itirazlarına rağmen, Maria komadayken evlenirler. Aşkının gücüyle Maria komadan kurtulur. Nihayetinde Maria’nın şahitliği ile Fahri bu iftiradan aklanır. Fahri, Maria ve karısı Ayşe ile yaşamaya başlamıştır. Fahri’yi zorlu bir süreç beklemektedir. Aslında poligaminin ne kadar zor olduğunu bu durumda anlayacaktır. Nihayetinde biraz hüzünlü biraz da içimizi rahatlatan bir durumla bitmiştir, film.
Filmde verilen en büyük mesaj,  çok evliliğin eşler arasında adaleti koruduğun müddetçe erkeklere dinimizce müsaade edilmiş olmasıdır. Fakat bunun, adaleti sağlama olayının, ne kadar zor olduğu çok net bir şekilde görülmüştür.
Evlilik, dini mükemmelleştirmenin yanında insanı fitneden korur ve ayrıca ruhanî bir sakinlik verir. Evet, bu manada artık yeterli olgunluğa eriştiğimize inandığımız zaman bir ruh arkadaşımızla hayatımızı birleştirmek bizi fitneden korur ve gözlerimizi, kulaklarımızı, ellerimizi vs haramdan korumuş oluruz. Evlilik insan hayatını bir düzene sokacağı gibi insanın ruhunda esen fırtınaları da dindirir, sükûnete erdirir.
İslam, flört etmeyi onaylamaz. Flört, özellikle günümüzde o kadar çok yaygın ki flört etmemek,  karşı cins bir arkadaşının olmaması abes kaçmaktadır. Oysa flört, zinanın en büyük sebebidir. Bu durum küçümsenmemelidir. Ama maalesef nefsimize o kadar tatlı geliyor ki bu hal. Çok acı… Peki bunun çaresi nedir? Cevabı filmin içerisindeki taarüf kelimesinde gizlidir.  Taarüf, evlenmek isteyen erkeğin bir şahit huzurunda evleneceği kişiyi görmesi ve tanımasıdır. Bunun en büyük nedeni, kişiyi fitneden, iftiradan korumaktır. Şunu unutmamak gerekir ki İslam, aşka karşı değil, aşkın ahlaksızca yaşanmasına karşıdır.
Eşlerde aranacak en önemli şey güzel ahlaktır. Peygamber Efendimizin(sav), tavsiyelerinde eş seçimi yapılırken en önemli ölçüt; dindarlık ve güzel ahlaktır. Güzel ahlaka sahip bir eş,  insanı Cennet’e götürür.
Evlilik sadakat eylemidir. Evlilik akdini yaparken eşler birbirlerine her hal ve şartta sadık olacaktır. Bu sadakat devam ettiği müddetçe kişi evliliğinden haz alır. Gözleri dışarıyı aramaz. Bu durumun doğal sonucu ise eşler birbirlerine her konuda güven duymak zorundadırlar.
Filmi izlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Vesselam…


2 yorum:

  1. Sayın hocam yazın gayet güzel olmuş :)
    lakin filmi bizzat izlettirmişsin izlemeyenlere :(

    İbrahim YILDIRIM

    YanıtlaSil
  2. Sayın Hocam bunu bende düşündüm fakat ne kadar filmi anlatmış olsam da filmi ayrıca izlemek daha başka ve de verilen mesajlara yoğunlaşmak için daha etkili olacaktır.

    YanıtlaSil

Yorumunuz için teşekkürler...